Söz konusu cinsellik olduğu zaman bir sessizlik ortamı oluşabilir. Toplum içerisinde ve halk arasında cinselliğe yönelik bir tabu durumu söz konusudur ve bu durum, gençlerin cinsellik hakkında doğru bilgiler edinmesini engelleyebilir. Bu durum ise düşünülenden çok daha ciddi sorunlara yol açabilir. Düzgün alınmamış bir cinsellik eğitimi, cinsellik, üreme sistemi, üreme organları ve seks üzerine bilgi eksiklikleri; cinsel yolla bulaşan hastalıklar gibi çok önemli sağlık sorunlarının baş sebebi olabilir. Bunları engellemek, cinsellik üzerine bilinçli bir toplum oluşturmak için ise öncelikle cinsellik üzerine konuşmaktan çekinmeyerek başlamalıyız. Cinselliği, sessiz ve üstü kapalı şekilde konuşulması gereken bir olgu gibi görmeyi bırakmak gerekmektedir.

Cinsellik Eğitimi Nedir?

Cinsellik eğitimi, insanların cinselliğin kapsamına giren konular konusunda bilinçlendirmesi için verilen eğitimin adıdır. Bu eğitim oldukça kapsamlıdır ve geniş bir spektrumdan konuları içermektedir. İstenmeyen gebeliklerin önlenmesi, cinsel yolla bulaşan hastalıkların önlenmesi, cinsiyetçilik, homofobi, cinsel zorbalık, toplumsal cinsiyet normları ve cinsiyet kaynaklı eşitsizlik gibi pek çok sorunun önüne geçilmesi için bu eğitimin verilmesi büyük önem taşımaktadır.

Cinsellik eğitimi üzerine kapsamlı bir çalışma olan 2010 Avrupa Cinsellik Eğitimi Standartları (İng: "Standards for Sexuality Education in Europe"), Dünya Sağlık Örgütü (WHO) Avrupa Ofisi ve Almanya Federal Sağlık Eğitimi Merkezi (BZgA) tarafından yayımlanmıştır.

Avrupa Cinsellik Eğitimi Standartları, "bütüncül cinsellik eğitimi" kavramını şu şekilde tanımlamaktadır:

Cinselliğin bilişsel, duygusal, sosyal, etkileşimsel ve fiziksel yönleri hakkında öğrenme sürecidir. Cinsellik eğitimi erken çocukluk döneminde başlar ve ergenlik ile yetişkinlik boyunca devam eder. Çocuklar ve gençler için temel amacı, cinsel gelişimi desteklemek ve korumaktır. Onlara, cinselliklerini anlamaları ve keyif almaları, güvenli ve tatmin edici ilişkiler yaşamaları ve kendi cinsel sağlık ve refahlarının yanı sıra başkalarının da sağlığı ve refahı konusunda sorumluluk almaları için gerekli bilgi, beceri ve olumlu değerleri kademeli olarak kazandırmaktır.

Bu tanım, cinsellik eğitiminin temel amacının çocukları ve gençleri bilinçli, tatmin edici, sağlıklı ve saygılı ilişkiler kurabilecek bireyler olarak yetiştirmek olduğunu vurgular.

2018 Cinsellik Eğitimi Üzerine Uluslararası Teknik Rehber (İng: "International Technical Guidance on Sexuality Education", "ITGSE") çalışması ise Birleşmiş Milletler Eğitim, Bilim ve Kültür Örgütü (UNESCO) ve diğer BM ajansları tarafından hazırlanmıştır (ilk versiyonu 2008 yılında yayımlanmıştır).

Cinsellik Eğitimi Üzerine Uluslararası Teknik Rehber (ITGSE) ise “kapsamlı cinsellik eğitimi” kavramını şu şekilde tanımlamaktadır:

Bilişsel, duygusal, fiziksel ve sosyal boyutları içeren bir öğretim ve öğrenme sürecidir. Çocukları ve gençleri, sağlıklarını, refahlarını ve onurlarını korumaya, saygılı sosyal ve cinsel ilişkiler geliştirmeye, kendi seçimlerinin hem kendilerine hem de başkalarına olan etkilerini değerlendirmeye, haklarını anlamaya ve korumaya yönelik bilgi, beceri, tutum ve değerlerle donatmayı amaçlar.

Bu iki cinsellik eğitimi tanımı da Avrupa Birliği tarafından kabul edilmekte ve önemsenmektedir. Bu tanımların ortak paydası, bireylerin cinselliği yakından tanımalarını ve haklarını bilmelerini sağlamayı hedeflemektir.

Kapsamlı Bir Cinsellik Eğitimi Nasıl Olmalıdır?

Cinsellik eğitiminin tanımı kadar eğitimin nasıl olması gerektiği de çok önemlidir. Genellikle ideal kabul edilen bir cinsellik eğitiminde aşağıdaki konulara değinilmesi ve bireyde bu konularda bilinç oluşturulması hedeflenmektedir:

  1. İnsan bedeni ve gelişimi,
  2. Doğurganlık ve üreme,
  3. Cinsellik ve cinsel davranış,
  4. Cinsel ve üreme sağlığı ile refah,
  5. Toplumsal cinsiyet,
  6. Şiddet ve güvenlik,
  7. Sağlık ve refah becerileri,
  8. Duygular, ilişkiler ve yaşam tarzları,
  9. Cinselliğin toplumsal belirleyicileri (değerler, haklar, kültür).

Bu çerçevede, cinsellik eğitimi sadece biyolojik bilgiyi değil, aynı zamanda toplumsal cinsiyet, cinsel çeşitlilik, duygusal sağlık ve insan hakları gibi konuları da içeren kapsamlı bir eğitim süreci olarak kabul edilmektedir. Yani, cinsellik eğitimi çok başlıdır ve kapsamlıdır.

Bir kişi elinde, farklı renklerde, toplamda sekiz tane kondom tutuyor.
İstenmeyen gebeliği ve cinsel yolla bulaşan hastalıkları önlemek, cinsellik eğitiminin amaçları arasındadır.
Pexels

Kapsamlı bir cinsellik eğitimi, cinsellik üzerine konuşmanın sıradan bir şey olduğunu ve utanılacak ya da sessiz olunacak bir yanı olmadığını da göstermelidir. Ülkemizde cinselliğe yönelik olan tabu algısı yıkılması gereken, risk teşkil eden önemli bir sorundur. Kapsamlı cinsellik eğitiminin bu tabuyu yıkması ve insanların en doğal konularından birisi olan cinselliği konuşmayı utanılmayacak bir konu hâline getirmesi hedeflenmektedir.

Cinsellik Eğitiminin Beklenen Sonuçları

Cinsellik eğitimini daha iyi anlamak için beklenen sonuçlarını anlamak büyük önem taşımaktadır. Avrupa Cinsellik Eğitimi Standartları, kapsamlı cinsellik eğitiminden beklenen 11 sonucu belirlemiştir. Bu sonuçlar şunlardır:

  1. Cinselliğe, farklı yaşam tarzlarına, tutumlara ve değerlere karşı hoşgörülü, açık ve saygılı bir sosyal iklimin oluşmasına katkıda bulunmak.
  2. Cinsel çeşitliliğe ve toplumsal cinsiyet farklılıklarına saygı duymak. Cinsel kimlik ve toplumsal cinsiyet rollerinin farkında olmak.
  3. Kendi bedeni ve partnerine karşı sorumlu davranmaya yönelik bilinçli seçimler yapabilmek için bireyleri güçlendirmek.
  4. İnsan vücudu, gelişimi ve özellikle cinsellikle ilgili işlevleri hakkında bilgi sahibi olmak.
  5. Kendi cinselliğini geliştirmek, duygularını ve ihtiyaçlarını ifade etmek, cinselliği tatmin edici bir şekilde deneyimlemek ve kendi toplumsal cinsiyet rolü ile cinsel kimliğini oluşturmak.
  6. Cinsellikle ilgili fiziksel, bilişsel, sosyal, duygusal ve kültürel yönler, doğum kontrol yöntemleri, cinsel yolla bulaşan enfeksiyonların (CYBE) ve HIV'in önlenmesi ile cinsel şiddet hakkında uygun bilgi edinmek.
  7. Cinsellik ve ilişkilerle ilgili tüm yönleri ele alabilmek için gerekli yaşam becerilerini geliştirmek.
  8. Cinsel sağlıkla ilgili danışmanlık ve tıbbi hizmetlerin nasıl sağlandığını ve bu hizmetlere nasıl erişileceğini öğrenmek.
  9. Cinsellik ve çeşitli toplumsal normlar ile değerler üzerine düşünerek kendi eleştirel bakış açısını geliştirmek.
  10. Karşılıklı anlayışa dayalı, bireysel sınır ve ihtiyaçlara saygı duyan, eşitlikçi (cinsel) ilişkiler kurabilmek. (Bu aynı zamanda cinsel istismar ve şiddetin önlenmesine de katkı sağlar.)
  11. Cinsellik, duygular ve ilişkiler hakkında iletişim kurabilmek ve bu konuda gerekli dil becerilerini edinmek.

Yukarıdakilerin hepsi, kapsamlı bir cinsellik eğitimi sonucunda başarıyla ulaşılabilecek hedeflerdir.

Montgomery ve Knerr'in 2016 yılında, UNESCO'nun Uluslararası Teknik Rehber'inin güncellenmesine hazırlık olarak, cinsellik eğitimi programlarının etkinliğini ele alan randomize kontrollü çalışmaların (deneysel araştırmalar) ve sistematik incelemelerin bir derlemesini yapmıştır.

Bu çalışmada; cinsellik eğitiminin cinsel aktiviteyi, riskli cinsel davranışları veya CYBE/HIV enfeksiyon oranlarını artırmadığına dair güçlü kanıtlar bulunmuştur. Ayrıca, cinsellik eğitiminin cinsel sağlık bilgilerini ve tutumlarını iyileştirdiğine dair güçlü kanıtlar sunulmuştur. Çalışmaya dahil edilen neredeyse tüm cinsellik eğitimi programlarının, bireylerin cinsellik, hamilelik riski, HIV ve CYBE konularındaki bilgisini artırdığı görülmüştür. Ancak, cinsellik eğitiminin doğrudan sağlık sonuçlarını (CYBE veya HIV enfeksiyonlarını önleme) iyileştirdiğine dair daha az kanıt bulunmaktadır.

The Lancet Adolesan Sağlığı ve Refah Komisyonu (İng: "The Lancet Commission on Adolescent Health and Wellbeing"), ergenler için cinsel sağlık ve üreme sağlığı müdahalelerinin etkinliğini ve maliyet-etkinliğini analiz etmiştir. Ana bulguları şu şekildedir:

  1. Bilgi ve tutumlar: Yüksek kaliteli çalışmalar, cinsellik eğitiminin cinsel sağlıkla ilgili bilgi ve tutumları olumlu yönde etkilediğini göstermektedir.
  2. Güvenli cinsel davranışlar: Cinsellik eğitiminin güvenli cinsel davranışlar (kondom kullanımı, cinsel partner sayısı, ilk cinsel ilişki yaşı ve riskli cinsel davranışlar) üzerinde küçük ama istatistiksel olarak anlamlı olumlu etkileri bulunmaktadır.
  3. CYBE veya HIV yayılma oranları: Cinsellik eğitiminin HIV veya CYBE oranlarını azaltma konusunda doğrudan bir etkisi olup olmadığına dair kesin kanıt bulunmamaktadır. Ancak, doğum kontrol yöntemlerinin teşvik edilmesiyle birlikte uygulanan eğitim programları daha etkili bulunmuştur.
  4. Hamilelik oranları: Eğitim ve doğum kontrol yöntemlerinin teşvik edilmesini birleştiren programların etkili olduğu görülmüştür.

Goldfarb ve Lieberman 2020 yılında; 1990'dan itibaren yapılan çalışmaları inceleyerek, cinsellik eğitiminin daha az araştırılmış alanlardaki etkisini değerlendirmiştir. 200'den fazla çalışmayı içeren bu derleme, ağırlıklı olarak Amerika Birleşik Devletleri'ne odaklanmıştır. Bulgular şu şekildedir:

  1. Flört şiddeti ve yakın partner şiddetinin önlenmesi: İyi kalitede çalışmalar, cinsellik eğitimi programlarının flört şiddetini ve partner şiddetini azaltmada etkili olduğunu göstermektedir.
  2. Cinsel çeşitliliğin kabulü: Homofobiyi azaltmayı hedefleyen müfredatlar, homofobik zorbalığın azalması, LGBTİ+ bireyler için daha güvenli okul ortamlarının oluşması ve toplumsal cinsiyet eşitliği bilincinin gelişmesi açısından etkili bulunmuştur.
  3. Çocuk cinsel istismarının önlenmesi: İlkokul seviyesindeki çocuklar için tasarlanmış cinsellik eğitimi programları, çocukların kişisel güvenlik, beden farkındalığı ve istismarı bildirme konularında becerilerini geliştirmiştir.
  4. Sağlıklı ilişkilerin geliştirilmesi: Cinsellik eğitimi, ergenlerin sağlıklı ilişki kurma becerilerini, iletişim yetilerini ve ebeveynlerle cinsellik hakkında konuşma eğilimlerini artırmıştır.

Avrupa Birliği Üye Devletlerinde Cinsellik Eğitimi Üzerine Yapılan Değerlendirme Çalışmaları

Genel sistematik incelemelerin çoğu Avrupa dışındaki çalışmalara odaklansa da, bazı Avrupa ülkelerinde yapılan değerlendirme çalışmaları önemli bulgular sunmaktadır:

  1. Estonya: Kivela ve diğer araştırmacılar 2014 yılında, Estonya’daki okul tabanlı cinsellik eğitimi programının maliyet etkinliğini incelemiştir. Programın, ergenlerde istenmeyen gebelikleri %37, CYBE vakalarını %55 ve HIV teşhislerini %89 oranında azalttığı bulunmuştur.
  2. İrlanda: Bourke ve diğer araştırmacılar 2014 yılında, cinsellik eğitimi alan bireylerin ilk cinsel ilişki yaşının daha yüksek olduğunu ve ilk ilişkide doğum kontrol yöntemleri kullanma olasılığının arttığını tespit etmiştir.
  3. İspanya: Garcia-Vazquez 2019 yılında, Asturias'taki bir cinsellik eğitimi programının bilgi ve becerileri artırdığını, ilk cinsel ilişkide kondom kullanım oranını yükselttiğini ve ergenlerin cinsel deneyimlerini daha bilinçli hâle getirdiğini göstermiştir.

Bulguların Değerlendirilmesi

Bütün bulgular cinsellik eğitiminin önemini açıkça ortaya koymaktadır. Cinsellik eğitimi, cinsel sağlıkla ilgili bilgi ve tutumları önemli ölçüde iyileştirmektedir. Yapılan pek çok araştırma bunu destekler niteliktedir. Ayrıca kapsamlı cinsellik eğitimi, riskli cinsel davranışları azaltma konusunda olumlu etkiler sunmaktadır. Bunun dışında sosyal ve kültürel katkıları da bulunmaktadır. Toplumsal cinsiyet eşitliği ve sağlıklı ilişkilerin teşvik edilmesine katkı sağlamaktadır.

Bu bulgulara ek olarak, cinsellik eğitiminin HIV veya CYBE enfeksiyonlarını azaltma konusunda doğrudan bir etkisi olduğuna dair daha az kanıt bulunmaktadır. Dolayısıyla bu konuda kesin bir bilimsel yargıya varmak doğru değildir.